Para = Yeni Tanrımız

 

Hangi ekonomik sistem içerisinde yaşadığımızı anlamadan hayatın dinamiklerini anlamamız malesef mümkün değil. Kapitalist düzen diye hep sözü edilen o kavramı duyarız da, nedir ne değildir, bize etkileri nedir, hayatımızı nasıl etkiler hiç okuyup düşünmeyiz üzerine.

Kapitalist düzeni açıklayacak değilim ama özetle Amerika daki ekonomik düzen diyebiliriz. Örneğin İsveçte ise kapitalist sistem ile sosyalist düzen arası bir düzen mevcuttur. Bu nedenle burada para için kimse herşeyi yaparım demez çünkü  devlet onun tüm asgari ihtiyaçlarını karşılar. Ama Amerika'da öyle midir? Sokaktan insanları çevirip, para teklif ederek saçma sapan bir çok şey yaptıran internet yapımları mevcut. İnsanlar para için herşeylerini verecek hale gelmiş. Ne gurur, ne dostluk, ne de bedenin kişiselliği kalmış durumda. Ülkemizde ise ekonominin bilerek kötü yönetilmesi, insanların çalışsa bile geçinemeyecek halde olması, ayrıca özenti, elelam ne der takıntısı, insanları daha çok para kazanmaya, kısa yoldan köşeyi dönme yollarına itiyor. Namuslu adamın ticaret yapması imkansız hale gelmiş. Yalan söylemeyen adam salak kabul edilir olmuş. Herkes sadece kendi çıkarını düşünür olmuş. Ortada bir pasta varsa herkes pastanın tamamına sahip olmak istiyor. Pastayı bölüşelim, herkes faydalansın gibi bir düşünce yok. Çünkü Türkiye aslında sosyal bir devlet değil. Tekrar olacak belki ama zenginler daha da zenginleşirken, fakirler daha da fakirleşti. Orta sınıf kaybolmak üzere. Fakirden her türlü vergi alınırken, zenginlerin vergileri affedilir olmuş. "Nasılsanız öyle yönetilirsiniz" in canlı örneği ülkemiz malesef.

Sonuç ise şu oldu; yeni bir tanrı doğdu. Para. Herkes paraya tapıyor artık. Dilimizde Allah, kalbimizde para var artık. Artık paraya taptığımız için de, ne arkadaşlık kaldı, ne samimiyet kaldı, ne insanlık kaldı. Karşılıksız iyilik yapana aptal deniliyor artık ve herkes bu aptalı kendi arzuları için kullanmaya çalışıyor oldu. Nerede kaldı dinimizin emrettiği sevgi, yardımlaşma ve komşuluk. İşin ilginç tarafı, bütün bunları bilen, konuşan insanlar, bilmelerine rağmen hala böyle davranmaya devam ediyor. Adam bu sistemi eleştiriyor, benim şu an burada yaptığım gibi ama yine eleştirdiği şekilde yaşamaya devam ediyor.

Ben neresindeyim peki? Kendime bakayım biraz da. Ben de kendi köşeme çekildim artık. İnsanlardan kaçar oldum. Arkadaşlık yaptığım bir kaçı dışında kimseyle yeni ilişki kuramaz oldum. İyilik yapan salak olmaktan kaçar oldum. Artık iyilik yapmaz oldum. Artık ihtiyaç sahibi görsem bile yardım etmez oldum. Banane deyip geçen bir adam oldum. Öyle bıktırdılar ki etrafımdaki insanlar, ağlayana "Ağlamaya devam et" der oldum. Acıdıkça acınır hale düştüm. Her isteğe "Hayır" diyen bir adam oldum. 

İşin bir de şu kısmı var; kalbinde paraya iman etmiş adamlarla biraraya geldiğinde görüyorsun ki, adam paradan başka bişey konuşmuyor, yada dünyalık maldan, şıklıktan, makamdan şundan bundan. Fikir, ilim, bilim, kitaplar üzerine konuşan adam kalmadı. Kitap okuyabilmeye lüks olarak bakılıyor artık. Kimsenin vakti yok artık. Şu yazıları yazıyorum ama önceden daha çok okunurdu. Şimdi twitler, görseller iletişim yolu oldu. Uzun yazıları okuyup değerlendirecek insanlar yok gibi. 

Zaman içerisinde ne kadar da çok değişiklik yaşadı bu insanlık. Benim küçüklüğümdeki zaman ile şimdiki arasında benzerlik yok nerdeyse. Para herşeyin yerini aldı artık. Ahlakımızı paraya sattık, dinimizi paraya sattık, kendimizi paraya sattık. Hayvandan farksız canlılar olduk. Dünya bir fetret devrinde sanırım. Buraya yazmak bile anlamsız geliyor artık. Nasıl olsa kimse okumayacak, niye yazayım ki diyorum. Kitap yazmak istiyorum ama sonra ne anlamı var ki diyorum. İşte para beni de bu hale getirdi. Ümitsiz, asosyal, içine kapanık ve vicdansız bir adam oldum.

Para = Yeni Tanrımız Para = Yeni Tanrımız Reviewed by Kerem Yeniyurt on 07:34 Rating: 5

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.