Ülkenin İçinde Bulunduğu Durum ve Artan İntiharlar


Son zamanlarda birçok intihar etmek isteyen kişiden, nasıl intihar edebilirim tarzı sorular aldım. Herhalde sitenin ve facebook sayfasının "intiharetmekistiyorum.org" olmasından dolayı, intihar edeceklere taktik ve tavsiye vereceğimi düşündüler. Hepsini aksine intihar etmeme noktasında cesaretlendirmeye çalışıyorum.

Ben bir psikolog değilim, uzman hiç değilim. Ama bu konuda ülkemizde eksiklik gördüğümden böyle bir girişimde bulundum. Birileri kalkıp sen kimsin, kendini ne zannediyorsun diyebilir? Kendimi bişey zannetmiyorum. Umarım bu konuya ülkemizde gereken destek verilir de bende hiçbişey yapmak zorunda kalmam. Zaten travmatik olaylar yaşayanlara değil, hayatın boşluğundan, anlamsızlığından, sıkıntılarından dem vurarak intiharı düşünenlere destek olmaya çalışıyorum. Diğerlerine ise uzmanlara görünmelerini tavsiye ediyorum. Ama fakir bir adam, hangi parayla iyi bir uzmana görünecek, onu da bilmiyorum.

Üst paragrafta, biraz yaptığım şeyden bahsettim ki, yanlış anlaşılma olmasın. Sadece düşünen bir bireyim. O kadar.

Şimdi asıl konumuza gelelim. Başlıkta yazdığım konuya.

KHK larla ihraç olanlar, sen şucusun sen bucusunlar, terör, ekonomik sorunlar ve hapse atılan tonla insan. Sonuç olarak, mağdur insanlar. Toplumun az bir kısmı hariç kalanı, bu tür problemlerle başa çıkmaya çalışıyor. Şimdi böyle dedim diye beni de ötekileştirenler olacaktır ki umrumda değil. Şimdiki hayatıma bonus diye bakıyorum. Korkaklığa gerek yok.

Ülkenin hali ortada zaten, anlatmaya gerek yok. Ama intiharı düşünen kitlede ciddi bir artış görüyorum. 3. kattan atlayıp ölmeyen, atlayıp ölen, bileğini kesen, köprü başında atlamayı bekleyen, boğazına bıçak dayayan. Bunlar sağdan soldan duyduklarım ki, çok küçük bir çevreyi temsil ediyor.

Atlıyor, intihar ediyor bu insanlar ama, kimin umrunda. Bir yaşam daha bu hayatı kaldıramadığı için kendine son veriyor. İnsanlar duyarsızlaşmış, haber niyetine okuyup geçiyor. Sahte bir üzüntü bir de belki de. Ve hala, kimsenin elini taşın altına koyduğu yok. Bir hayatı daha kurtaramadım diye üzülüyorum. Keşke o insanlara ulaşıp, konuşabilsem, yardım edebilsem, yalnız olmadıklarını gösterebilsem. Bişey yapamasam da yanındayım diyebilsem.

Ama bu sadece benimle olacak bişey değil. Birbirimizi dinlemeli, destek çıkmalı, yardımcı olmalıyız. Empati yapmalıyız. Sen şuncusun demek yerine, yıllardır kapı komşumuz olana destek çıkmalıyız. Arkadaşlarımıza destek çıkmalıyız. Maddi darlığa düşenlere yardım elini uzatmalıyız. Korkak olmamalı, düşünmekten, farklı olmaktan korkmamalıyız.

Bu gidişle daha çok acılar yaşanacak gibi görünüyor. Ve bu hayatı kaldıramayan kitle dikey bir şekilde artacaktır. Bu yazıyı sırf bu nedenle yazıyorum. Bir kişi bile okuyup, kendine çeki düzen verse bile bu büyük birşeydir. Çevresindekilere daha duyarlı olsa, empati yapsa, dinlese, destek olsa ve bir insanı kurtarsa ne büyük birşey. Ama yazılarımı okuyan da çok yok. Elimden başka birşey gelmiyor malesef. Ben bir kişiyim, yüzlerce arkadaşım, tanıdığım mevcut. Ve dertlerine ortak olup, onlarla beraber ağlayıp, beraber gülüyorum. Ben ne yapabilirim ki demeyin. Bir insan çok şey yapabilir. Yeter ki istesin.

İnsanlığın öldüğü, düşünmenin imha edildiği, insanların medya tarafından hipnoz edildiği, parayı hayatın gayesi yapmış, dostluğu-arkadaşlığı-kardeşliği arka plana atmış bir durumdayız. Nerede o; sadece kendini düşünmeyen, empati yapan, para yada çıkarı için arkadaşını satmayan, okuyan ve düşünen, kendi düşüncesini üretebilen, insanları seven, birleştiren, samimi insan. Sorduğum zaman herkes bu söylediklerimden yakınıyor ama kendileri de diğerleriyle aynı şeyi yapıyor.

Kendimizi düzeltmezsek malesef intiharlar artarak devam edecek. İnsanlar ziyan olacak. Birileri sözde mutlu olacak, diğerleri ölüp gidecek. Mesele sadece intiharla sınırlı değil tabiki. Genel bir sorundan bahsediyoruz burada. Çoğunluk hayatından memnun değil, huzursuz.

Çözüm ne peki? Çözüm insan olmak öncelikle. Ama bunu kolay yoldan öğrenemeyeceğiz herhalde. Bir musibet bin nasihattan iyidir diye boşuna dememişler. Herkes musibetler karşısında boyunun ölçüsünü alacak gibi görünüyor. Gelecek nesil yaşananlardan, yaşanacaklardan ders çıkarırken, burada belki de bir kaç nesil yok olacak. Ama hep böyle olmamış mıdır? Tarih okuyanlar bunu göreceklerdir. Tarih yine tekerrür edecek.

Benim ki ise tekerrür öncesi ufak bir çırpınış. Yazık, çok yazık.

Bu yaşadığımız zaman itibarıyla kendini öldürmeyi düşünenlere sesleniyorum; geçmişte olduğu gibi bu zamanlarda geçecek, sadece biraz sabır lazım, belki birazdan da çok. Ama sabır...
Ülkenin İçinde Bulunduğu Durum ve Artan İntiharlar Ülkenin İçinde Bulunduğu Durum ve Artan İntiharlar Reviewed by Kerem Yeniyurt on 03:53 Rating: 5

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.